6 Mart 2012

Miroslav Stoch ve Ulusal Takım



Cumartesi gecesi yazıldı ve dün de yayınlandı bu yazı efendim BirGün gazetesinde.!
...

Türkiye Ulusal Takımı'nın geçtiğimiz yıllarda pek çok sorunu vardı ama futbol açısından belki de en büyük eksikliğimiz takımda Miroslav Stoch gibi bir oyuncunun olmayışıydı.

Futbol aklına, bilgisine ve analizlerine güvendiğim kimi spor yazarları Miroslav Stoch'u beğenmiyor. 'Fenerbahçe için yeterli seviyede bir oyuncu değil' diyorlar ve kendilerine göre oldukça mantıklı gerekçeleri de söz konusu. Bunun yanı sıra, Arda Turan ve Hamit Altıntop'a da övgüler yağdırılıyor. Ben ise diyorum ki Ulusal Takım'ın geçtiğimiz günlerdeki en büyük problemi; iki kenarda da skor üretme konusunda verimsiz olan Arda-Hamit'in olup, Stoch gibi bir oyuncunun bulunmayışıdır. Modern futbol ise en azından ön alanda Hamit'leri değil artık Stoch'ları istiyor. Hamit Altıntop dünyanın en büyük rekabetinin içerisinde yer alabilir ama sağ bek olarak. Arda Turan ise bulunduğu ortamın zirvesinde yer almak istiyorsa eğer mutlak suretle gol becerisi açısından kendisini geliştirmesi gerekiyor.

Uzun zamandır özellikle Avrupa'da çıkışa geçecek oyuncuları yakından takip ediyorum. Belki de kendimizi bir dönem öyle gördüğümüzden olsa gerek geleceği olan genç yeteneklere karşı ayrı bir ilgim vardır. Bir dönem "genç yetenek" dediklerimiz artık emekliliğine doğru adım atıyor ve tüm bu süreç içerisinde gözlem yapabilme şansımız da fazlasıyla oldu. Benim gözlemlerim sonucu geleceğin modern oyuncularının olmazsa olmazı olan içerikler(hepimizin artık ezberlediği) kabaca şunlardır: Bir defans oyuncusu artık oyun kurma becerisine mutlaka sahip olmalıdır. Orta sahanın neresinde oynarsanız oynayın mutlaka oyunu iki yönlü de oynayabilmeniz için gereken fizik ve mental eksikliklerinizi kapatmanız gerekir. Ön alan oyuncularının hemen hepsi en az bir forvet kadar gol atabilme becerisine mutlaka sahip olmalıdır. Diğer türlü zirve futbolunda tutunmanız için Mesut Özil ya da bizim daha yakından tanıdığımız Sergen Yalçın gibi ekstrem bir oyun zekasına sahip olmalısınız ki bu dünyada sayılı futbolcularda vardır. Bu oyuncular da ön alanın merkezine yerleştirilir ve kenar oyuncuları ise artık takımın skor üretmesi açısından en az bir forvet kadar sorumluluk sahibidir.



Türkiye önemli maçlarına Arda-Hamit-Burak üçlüsüyle çıktı. Burak Yılmaz muazzam yeteneği olan büyük bir golcü olmasına rağmen bir Hakan Şükür değildi ve o şekilde besleyecek olan Arda ve Hamit'e gereksinim duymuyordu. Arda ile Hamit'in ise önlerinde bir Hakan Şükür yoktu ve onların gol becerisinin düşük olması Ulusal Takım'ın verimsiz olmasına neden oldu.

Stoch'un çok önemli bir meziyeti var: Gol atabiliyor ve şut tekniği inanılmaz. Almanya'da bir benzeri Lukas Podolski'dir. Bugünlerde Arsenal'in sıkı markajında olan oyuncuya İngiliz Kulubü'nün 25 milyon avro verebileceğinden söz ediliyor. 18 yaşından bu yana takip ettiğim Podolski'nin oyun içerisinde onu diğerlerinden farklı kılan tek önemli artısı şut tekniğinin Stoch gibi inanılmaz olmasıdır. Dikkat ederseniz çok iyi orta açtığından, adam eksiltip muazzam şeyler yaptığından bahsetmiyorum. Skor üretiyor.

Avrupa'nın bugün zirve takımlarına yakından baktığınızda gördüğümüz kenar forvetleri biz kendi ulusal takımımızda yaratamadık. Dortmund bugün Bundesliga'nın lideri ve 18 maçtır yenilmiyor. La Liga'daki dünya devi Real Madrid gibi şampiyonluğa emin adımlarla yürüyor.Her iki takım da modern bir futbol oynuyor ve biraz merceği yaklaştırdığınızda merkez forvetlerinin dışında her iki takımın da kenar oyuncularının muhteşem orta yapan değil, daha çok gole yönelik yapısı olmasıdır. Madrid'de Cristiano Ronaldo ve Dortmund'da Kagawa ile Götze'nin performansları skor üretme konusunda forvetlerden daha etkili. Bize baktığımızda ise durum karışık.

Türkiye Ulusal Takımı'nın kenarları ise daha çok merkez forvetlere gol hazırlayıcı konumundaydı. Kadro içi uyumsuzluk söz konusuydu ve bunun bedelini de skor üretemeyerek turnuvalara katılamayıp ödedik. Stoch belki pek çok oyuncudan daha iyi olmayabilir ama Avrupa arenasında istenilen oyuncu sanılanın aksine Hamit değil Stoch'dur. Arda da başta söylediğimiz gibi varolan özelliklerine mutlak suretle skor üretmeyi de eklemelidir. Şunu da eklemeliyim ki; belirttiğimiz tarzda bir oyuncu olan Trabzonspor'lu Olcan Adın biraz daha önce çıkış yapmış olsaydı Ulusal Takım için belki her şey daha başka daha güzel gelişebilirdi.

Hiç yorum yok: