19 Kasım 2011

Kral ve İmparator - Haşim Şahin


Aykut Kocaman en çok hangi teknik adamı sevdi? Ve o teknik adam neden Fenerbahçe'den ayrıldı sorularının cevabını Ahmet Haşim'in "Kral ve İmparator" adlı kitabından alıntılayarak cevaplıyoruz.. Özellikle teknik adamın ayrılmasına etki eden olay dikkat çekici.. Kitabın tanıtımını ve değerlendirmeisni ise daha sonraya bırakıyorum.
.......
(Aykut) Kimlerle, ne önemli teknik direktörlerle çalıştı Fenerbahçe'de. Guus Hiddink,Venglos,Veselinoviç,Susiç,Ziya Doğan ve diğerleri..

Peki, unutmadığı teknik direktörler kimlerdi Aykut'un veya neden unutamadı onları?

Dedim ya,Aykut çocuktur, çocuklar öğrenir, çünkü yürekleri açıktır güzelliğe, beyinleri doğrunun yolunu gözler çocukların.

Veselinoviç'i sevdi, çünkü Aykut'un kendisine güven duymasını sağladı "Veysel". Ama biri var ki unutması mümkün değildi Aykut'un; Parreira!

Oysa Parreira'nın zamanında çok yedek kaldı.Dahası yedek kalmayı çoğu zaman da hak etmiyordu, kendisine sorarsanız. Hafif buruluyordu yüreği, "Oynamam lazım" diyordu. Ama gene de bütün sorumluluğu kendine yüklüyordu, Parreira'ya toz kondurmak gelmiyordu içinden, nedense. Yanlış ile Brezilyalı teknik direktörü, haksızlık ile Parreira'yı yanyana koyamıyordu Aykut.

Çok karakterliydi, dürüsttü. Beni ya da bir başkasını yedek bıraktığında sadece bunun nedenini araştırmamız gerektiğini düşünüyorduk.Biliyorduk ki, bu kararını kendi bilgi,tecrübe ve çok objektif öngörüsüyle almıştı.Ve biz yedek kalanlar nerede yanlış yaptık da onun koyduğu çıtayı yakalayamadık diye kendimizi sorgulardık..Parreira benim için sadece bizi şampiyonluğa taşıyan bir ism olmadı. Bir futbol adamının ya da daha genel bir deyimle bir insanın nasıl olması gerektiğini de öğretti bize.İyi bir teknik adamdı, futbolun profesörüydü ama bir filozof kadar engin, bir şair kadar da duyarlıydı diyor Aykut.

Ama Aykut'un Parreira ile ilgili yaptığı öylesine gözlemler ve ondan alara içselleştirdiği bir felsefe var ki,vurgulamadan geçmek, hem yaşayarak öğrenmeye, hem iyi teknik direktörlerin dolaylı olarak futbolcularına neleri öğretebileceği gerçeğine, hem de gelişmeye, öğrenmeye açık futbolcuların öğrenme kabiliyetine haksızlık olur.

işte bütün bunlar hakkında Aykut Kocaman'ın ağzından dökülenler:

-Davranışlarıyla düşünceleri paraleldi, yedeklerle ve aslarla aynı oranda ilgileniyordu.Fakat en önemlisi futbolun nasıl oynanacağını bize öğretmesiydi. Topa hükmetmeyi, topu koşturmayı ondan öğrendik.Takım ruhunun ve futbolcular arasındaki sevgi bağının şampiyonluk mücadelesini olumlu yönde nasıl etkilediğini bize o öğretti.O'nu unutmak, onun gibisine rastlamak zor galiba.



Parreira neden ayrıldı?

Profesyoneldir, ama tutarlı ve duyarlıdır Parreira. Bu da futbolcular ile teknik adam arasındaki güvenin teminatıdır şüphesiz. öyle çok sever ve güvenirler ki Aykut ve arkadaşları, Parreira ayrılma kararını açıkladığı an tahmin edilemeyecek kadar üzülür, hatta yıkılır adeta.

Aslında, daha Parreira'nın ağzından ayrılmak sözcüğü çok önce sezmiş futbolcular, onun ayrılacağını.Zarif, beyefendi ve tutarlı olduğu ölçüde de soğukkanlıdır Parreira.Ama buna rağmen Aykut ve arkadaşları sezinliyorlar Latin Amerikalı teknik adamdaki burukluğu.

Fenerbahçe, Altay'la oynuyor.Maç Kadıköy'de.İlk yarı golsüz sonuçlanmış, ikinci yarı için bir şeyler anlatıyor Parreira futbolcularına soyunma odasında.Ve aniden kapı açılır, Ali Şen girer içeri.Parreira'nın sözünü keserek konuşmaya başlar. Başta Atkinson olmak üzere Elvir Boliç, Bülent Uygun gibi bazı futbolcuları başlar azarlamaya. Parreira şaşkın,üzgün ve kırgın bir şekilde kenara çekilir, derin derin düşüncelere dalar gider.

Ali Şen söyleyeceklerini söylemiş ve soyunma odasından çıkmıştır.Ama hala tek bir sözcük çıkmıyor Parreira'nın ağzından.Ezilmiş, kırılmış ve çaresiz bir şekilde yüzüne bakar futbolcularının. Bir ölü evi sessizliğindedir soyunma odası. "Böyle bir ortamda benim yerim yok diyor sanki gözleri Parreira'nın.

İkinci yarı da golsüz sonuçlanır. Ve şampiyonluk uçup gitmiştir artık herkesin gözünde.. Tabii, yavaş yavaş Oğuz ve Aykut'un seneye gönderilecekleri söylentileri de ortalığa yayılmaya başlar.
Ama futbol bu matematik kadar sürprizler de söz sahibidir futbolda. Hiç hesapta yokken,Vanspor o sezon Fenerbahçe'nin o sezon şampiyonluktaki en büyük rakibi olan Trabzonspor'u hem de Trabzon'da yener.Dahası Fenerbahçe de Trabzonspor'u Trabzon'da yenince gitti gözüyle bakılan şampiyonluk gerisin geri gelir.
.............
Kral ve İmparator,Haşim Şahin, Syf: 27-28-29-30)

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Ne zaman o şampiyonluğu hatırlasam Ali Şen'e gider yaparım.
pareria,Atkinson,Aykut,Oğuz...

şampiyon olan takımı bozdu. Bu adamları göndererek Fenerbahçe'nin rahatlıkla 5 yılını yedi.