18 Mayıs 2011

Bundesliga Transfer: Yıldızlar.!



Bundesliga'nın pek çoklarına göre üst düzey bir lig olmasına rağmen en önemli kusuru yarıştığı diğer liglere oranla dünya çapında çok fazla yıldızı içerisinde barındırmaması ve dahası alt liglerden aldığı gelecek vaat eden oyuncuları liginin geçerliliği oranında yıldız yapması/yaratması. Transfer döneminde kimi Bundesliga yıldızları ile bizim kuluplerimiz ilgileniyor ve fakat ne kadar tanıyorlar? Ne bekliyorlar ve neyi umuyorlar ?

Yalan olmasın temelde hep Galatasarayımı gözümün önüne getirip uygunluklarını tartışıyorum ve fakat bu yıldızların belki de bu yaşında en önemli beklentileri bir Avrupa kupasında yer almak.. Dolayısla ben Galatasaray desem de buradakiler üç büyüklere göredir.. Derinlikli futbolcu analizini imza atıldığında bu blog yapıyor ve fakat burada daha çok gelme imkanı nedir ve kabaca yararlı olabilir mi kusurları nelerdir gibi soruları kısa cevaplarını buluyor.. Bu akşam aklıma gelmeyen olursa yarın buraya eklenebilir ve elbette sıralamada 'kabaca' bir değer söz konusu. Bana göre yine kabaca en iyiden en kötüye doğru bir gidiş diyelim ve yaşını da hesap ederek en 'yıldız' ile başlayalım..

1- Diego.!



Tamam kabul.. Özel yetenek olduğu kadar sorunlu bir karaktere sahip.. Lakin siz neyi bekliyorsunuz? Nuri'nin Gaşatasaray'a Kagawa'nın Trabzonspor'a Schweinsteiger'in Fenerbahçe'ye Götze'nin de Beşiktaş'a mı ? Bir şeyler olmalı ki büyük başarıları kazandırabilecek potansiyele sahip oyuncunun yolu Türkiye Süper Liginden geçebilsin.. İşin aslı bize göre çooooog büyük ama Avrupa liglerinin orta sıra takımı olan üç büyüklerin keşif yapması gerekir. Bu yapılamıyor ve becerilemiyorsa hazır olmuşunu almak mantıklı ve dahası şampiyonlar ligi söz konusu olduğunda keşiflerle ilerleyemezsiniz.. Schalke'nin Raul'u misal Dortmund'un Klose'yi istemesi gibi tecrübe olmazsa olmazdır gibi..

1985 doğumludur. Porto'daki performansına bakarsanız 5 milyon ancak ederdi.. Bremen'deki performansı ise hem Bundesliga içi (Bayern) hem de dışında (Juventus) 25 milyon avro alıcı buldu. Juventus'daki performansı 18'e çeker iken son yaptıklarından sonra 10 milyon gibi bir alıcı buldu. Düşüşte diyorlar ve fakat ben Wolfsburg'un o kaotik ortamındaki performansını da gördüm ve sadece tek ihtiyacı olan motivatör bir hocanın ona olan güveni.. Bu oyuncuyu yedek bırakamazsınız.. Ya oynatırsınız ya da gönderirsiniz. Dolayısla hocanın bizzat bu riski ben alıyorum ve sorumluluk bana ait demesiyle ancak gerçekleşmesi gereken bir transferdir..

Lincoln ve Elano ile benzer sonu yaşamayacaktır. Karakterinde varolan çirkeflik ve olmazsa olmaz liderlik onun burada çeşitli sorunları yaşamasına engel teşkil eder. Yıldız oyuncu alıyorsanız bizim ülkenin herhangi bir takımına ya Alex gibi vatandaşlarının koruması altında her maçta gol atarak bir seviyeye ulaşacaktır ya da karakteri gereği sazı eline alacaktır.. Diego daha Wolfsburg'daki ilk maçında penaltı olduğunda Dzeko'nun elinden topu almaya gidip tavrını ortaya koyan oyuncudur. Çıt kırıldım değildir zira attığı gögüslerden yediği kırmızıların da haddi hesabı yok..

Ve fakat bu oyuncu kesinlikle bu ülkenin aradı on numara tipidir. İş yapar..

Transferdeki Zorluğu ise maaşında.. Bonservisi dedikleri gibi 10 milyon ise eğer fonların hemen başına üşüşmesi gerekir zira alıp satsanız kar yaparsınız.. Ve fakat yıllık aldığı ücret inanılmaz. Wolfsburg ona toplamda 9 milyon avro veriyor. 4 milyonunu vergiye saysanız 6 milyon net aldığı gerçeği var. Bu sorun halledilirse sizi tek başına bir üst seviyeye çıkaracak bir oyuncuya kavuşmuş olursunuz.. Özellikle çift forvet baklava 4-4-2'li Terim takımına tavsiye edilir..

2-Miroslav Klose.!



Haziran'da 33 yaşını dolduruyor ama bir Hakan Şükür profesyonelliğine sahip oyuncudur. Dolayısla 35'e kadar üst düzey maçları çıkarır.

Klose'yi tek başına oyuncu olarak değil takıma karakter kazandırması adına da transfer etmeyi düşünmelidir büyük takımlar. Ama'sız oynar bu adam.. Yedek bıraksanız dahi öyle idman yapar öyle çalışır ki oynatmak zorunda kalırsınız. Yıldız futbolcu olduğundan dolayı değil hak ettiği için sürekli oynar..

Gönül isterdi ki Diego ile yine iyi bir ikili olsun Galatasaray'ıma sınıf atlatsınlar ama milli formayla oynama imkanı olduğundan dolayı onu ancak Şampiyonlar liginde oynayacak takımlar alabilir.. Yurt dışında oynamak istediğini belirttiğinde ikizlerinin okula başladığını söyleyen spikere şahane bir yanıt vermiştir:

'Yurt dışında çocuklar okula gitmiyorlar mı ?'

Klose'nin babası da annesi de üst düzey sporcu olmasından dolayı tam anlamıyla bir sportcu karakterine sahip. Saha içerisinde ve dışında inanılmaz bir profesyonell.. Alçakgönüllük.. İnanılmaz. Alan asla pişman olmayacağı gibi çok kısa süre içerisinde o takımın en önemli ve sevilen ismi olacaktır. 9 numaradır.. Kafası mükemmel olduğu kadar santrafor oyununu da milli takımdan görebildiğiniz gibi muhteşem oynar.. Teknik, bitirici vuruşları olan ve defansı hırpalayan da.. Kimi tanıtıyoruz yahu ? Onun transferi aktüel milli forvet olmasından dolayı transfer olduğu kulubü dünyaya biraz daha tanıtır daha çok..

Transferinin en önemli zorunluluğu ise onu kendisinin de deyimiyle Avrupa'nın neredeyse yarısı istiyor. Bundesligada en çok isteyen Dortmund.. Dışında da italyan devleri ve hatta devre arasında Mourinho dahi istemişti. Bir şekilde ikna edilirse bence bonservisi elinde olan bu futbolcu yıldız futbolculuğun hakkını sonuna kadar verecektir. Benzeri de Forlan'dır misal.. Umudum neredeyse hiç yok ama belki bir ihtimal..

3- Torsten Frings



34 yaşındaki yıldız futbolcu ile Bremen sözleşmesini uzatmadı zira yıllık 4 milyon avro alan oyuncunun kulubü seneye Avrupa'da mücadele etmeyecek. Bremen'in parası da çok fazla olmadığından böyle bir tasarrufa girişti. Frings futbolu bırakabilir ya da ülkemizden bir kulube de gelebilir..

Lider ruhludur. Tam anlamıyla sahada canını dişine takangillerden. Ben Galatasaray gibi uzun yıllara yayılacak yeni yapılanma içerisinde Frings gibi bir sene sonra gidecek ya da performansında yaşı nedeniyle düşüş gösterecek oyuncuyu istemem ve fakat misal Fenerbahçe'nin Şampiyonlar Ligi başarısı için acil çözümlerinden birisi rahatlıkla olabilir.. Benim için dünya çapında bir futbolcu olan Emre orada oynuyor ve onun yokluğunda ya da daha da iyisi onunla beraber oynayabilecek kısmen iki yönlü oyuncu çok iyi bir seçenek gibi duruyor.. Bonservisi elinde ve aslında vergileri çıkardığınızda kalan rakam çok da bir şey değil..

3-3,65 net verdiğinizde hemen alabileceğiniz acil orta saha çözüm elemanı. Fenerbahçe'ye tavsiye edilir..
4- Pawel Pogrebnyak.!



28 yaşında ve 2012 yılına kadar mukavelesi var. Hele ki bu oyuncuya bonservis verip de alırsanız verdiğiniz paraya acırım sonuna kadar.. Oynadığı maçları elimle sayarım. Size geldiği anda ikinci bir satış imkanı çok fazla olmayacaktır.. Gittikçe düşüşte olan bir futblolcudur. Bundesliga öncesi beğenirdim bu oyuncuyu ve fakat bugün hiçbir şekilde tavsiye etmiyorum her ne kadar ortalama bir performans sağlayacak olsa da.. En azından adı 'yıldız transfer' olmaması gerekir.. Ama biliyorum yaz boyunca bu oyuncu da gündeme gelecektir..

Ortalama bir para değil de sağlam bir bonservis artı maaş olacaksa şiddetle kaçının diyorum.. İsmini söylemeye çektiğiniz zahmete değmez.!

5-Mladen Petric.!



Yanlış anlamazsanız eğer Alex'e en çok benzeyen oyuncu nazarımda budur. İnanılmaz zeki.. İnanılmaz. Kesinlikle iş yapar.. 1981 doğumlu. 3 yıl daha sağlam oynar. Forvet arkası tanımını çok iyi doldurur. Güzel ama gerçekten güzel frikik çakar. Tekniği çok iyi olsa da aklıyla golleri atar. Hamburg onu hali hazırda satmak istemez ve fakat paraya ihtiyacı olduğundan birazdan incelenecek olan oyuncu ile beraber satma girişimlerini duyuyoruz..

İkna edilirse her türlü iş yapar. bu zekası ile defansın göbeğinde bile oynar bu oyuncu. Hakkında burada çok yazı yazdım ve bir kulup ikna ederse detaylı analiz yapılır. Lakin özellikle zor maçların adamı olmasından dolayı şampiyonlar ligi oynayacak olanın peşine düşmesini şiddetle tavsiye ederim. Sizin taban fiyatınız ona uygundur ama Hamburg sağlam paralar kazanmıştır bonservislerden..(Kompany, Boaeteng, De Jong v.s.) ucuza kaptırmaz.. Olsa tadından da yenmez bir oyuncudur.!

6-Eljero Elia.!



Dünya kupasındaki formunu hemen herkes görmüştür ve fakat bu sene yokları oynadı. Yetenek olduğu aşikar ve fakat bunun yanında bir karakter sorunu ve artı sakatlık problemi söz konusu. 2010 yılında Dünya kupası sonrası dört kez birer hafta ara vermek durumunda kaldı.. Sonrasında ise ne kendisi ne de takımı ayağa kalkabildi.

Lakin yeteneklı ve genç olmasından dolayı bonservisi de çift basamaklı milyon avroya ulaşıyor. Ucuza kapatılırsa bir 'denensin' benim fikrim ve fakat Hamburg'un yine para kazanmak için dışarıya vermek istediği bu oyuncuya gereğinden fazla değer biçilirse elde patlama ihtimali de var. Bana göre Diego'dan daha büyük bir risk yaşı 24 olsa da..

Keita'nın o formu dahi bu ligde onu tutmaya yetmediyse onun bir küçük boyu da buradadır işte. Aşı tutarsa kenarlardan akar gider durduramazsınız. Öyle bir risk ki elinizde milyon avrolar patlayabilir ya da 25'e dışarıya satabilirsiniz. Teknik adamın ince eleyip sık dokuması sonrası el atması gereken oyuncudur..

7-Khalid Boulahrouz



Şöyle tarifini yapalım: Serlikte, çirkeflikte Lugano'yu ikiyle çarp işte sana bulahruzzzz.!

Bundesliganın bir başka takımına bu oyuncuyu tavsiye etmem. Yumuşak liglere göre değil ve fakat bizim ligimizin aranılan oyuncusudur. Hamburg performansı inanılmazdı ki Chelsea'ye gitti. Düşüşe geçti Sevilla derken Stuttgart'a geldi. Burada da tutturamadı aslında ve özellikle devre arası şuraya buraya gideceği konuşuluyordu ama işte son on hafta neredeyse aralıksız forma hem giydi/girdi. Şu zamanda Stuttgart bırakır mı bilinmez ama bir yoklanmalıdır.. Bizim ligimizin aranılan oyuncu tipolojisi olması bir yana deneyimiyle şampiyonlar ligi maçları oynayacak olan takımlara da çok güzel katkı yapar.

Defans için en güzel yaşta kendisi: 29.. Lugano'yu unutturur her iki anlamda da..

İhtimal şu ki oyuncunun sözleşmesi seneye bitiyor ve haklı olarak Boulahrouz yeni sözleşme imzalamıyor zira bonservisi elinde 30 yaşında sağlam para kaldıracak. Bu yüzden Stuttgart beş milyon verdiği bu oyuncuyu satmak istiyor dedikoduları da dolaşıyor. Yani: almak mümkün.. 3'e bonservis 2,5-3 de kemiksiz verirseniz bir kaç kırmızısı ve katlettiği oyuncu hariç sağlam verim alırsınız her yerde..

8-Ciprian Marica



Kısaca anlatmak gerekirse Elano ve Misimovic olaylarının karışımı. Elano gibi şaktar'ın Bundesligaya bonservisine 7 milyon avro verilerek pazarladığı kaliteli ve fakat istikrarsız oyuncu olur iken Hagi'nin Misimovic'e kestiği cezayı Labbadia'nın Marica'ya aynı şekilde verdiğini söyleyebiliriz. Çok da formda iken birden kesik yedi.. Hiçbir şekilde maç kadrosuna alınmadı ama Labbadia'nın Hagi'den farkı onsuz ligde kalmayı başarmasıdır.. Neden ceza aldığı net bir şekilde açıklanmaz iken antrenör bu ceza sonrası oyuncuların bir kısmının gelip destek verdiğini de ekledi..Yeri geldi Cacau filan forvetler sakat iken dahi düşme tehlikesinin en derinden yaşandığı yerde kadroya almadı rumen oyuncuyu.. Marica hocasını 'yabancı düşmanlığı' yapmakla suçlar iken Labbadia buna oldukça şaşırmıştı zira beni diyor.. İtalyan kökü bir kenara bırakın co-antrenörüm Türk olan kondisyoneri de Yunan olan beni suçluyor..

Velhasıl kalitesi tartışılmaz ama karakterinde bir sorun olmalı ki onun cezası sonrası Stuttgart çıkışa geçti. Bunun dışında ise gezgin, teknik,yetenekli ve golcü bir oyuncudur. Cezalı duruma düşmesi nedeniyle bedavaya verilecek konumda ve fakat bu bir risktir..

Hocası Marica'nın karakterini ve yaptıklarını bulvar gazetelerine meze yaptığından dolayı satışını engellediği ya da ucuzlaştırdığı için eleştiriliyor. Bu oyuncuya ucuz olduğu için el atacaklar yeteneğinden çok karakterine bakmalı ve fakat burada misal Demba ba gibi sorun yaşayan oyuncular rahatlıkla Premiere lig'e gidebiliyor.. Siz yine de dikkat edin. Ben bu riski alacak bir yetenek olarak görmüyorum lakin iş de yapar farklı sorunlar olmazsa eğer..

Avantajı yeteneğine göre Diego gibi oldukça ucuz olması.


Bu listeye zaman içerisinde yeni isimler eklenecektir.

Hiç yorum yok: